ANALİTİK VE BÜTÜNSEL ÖĞRENME

KÜRESEL DÜŞÜNÜP ANALİTİK UYGULAYAN ÖĞRENEN

Sürekli gelişen ve çok hızlı değişen 2020'lerin dünyasında siyasetçilerin, eğitimcilerin, anne-babaların cevap bulması gereken en önemli soru; evlatlarını, yeni dünya düzeni ile baş edebilecek, yeni düzenin vazgeçilmez "bireyi" olarak nasıl yetiştirecekleridir. Aristo'dan bu yana insanlığın ilerlemesinin anahtarını sunmuş olan eğitim, aradan geçen binlerce yıl içinde defalarca yeniden yeniden tarif edilerek, insanların "yeni" ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde, kurgulanarak evrimini devam ettirmiştir. Bu süreçte neredeyse hemen hemen hiç değişmeyen, tersine farklı metotlarla geliştirilmesi için çabalanan unsur öğrenmenin temelini oluşturan "analitik düşünme" becerisi olmuştur.

Analitik düşünme, bildiklerini, gözlemlediklerini, öğrendiklerini analiz edebilme yeteneğidir. Sorunu, problemi, soruyu, parçalarına ayırarak, her bir parçayı analiz ederek, sentez ve değerlendirme ile bütüne, çözüme ulaşabilme becerisidir.

2020'lerin öğrencilerinin araştıran-sorgulayan, etkili kararlar verebilen, problem çözebilen, kendine güvenen, işbirliğine açık, etkili iletişim kurabilen, hayat boyu öğrenen bireyler olabilmelerini sağlayacak temel unsursa analitik düşünme beceresi kazanmış olmalarıdır.

Bu nedenle yeni dünyanın, yeni eğitim programının temelinde bireye düşünmeyi öğretecek,analitik düşünme becerilerini geliştirecek şekilde yapılandırılmış bir model yer almalıdır.

Benim önerim; “analitik düşünme” ve “bütünsel düşünmeyi” birleştirmek.

Bütünsel yaklaşım, öğrenciyi sadece edilgen, “öğrenen” olarak görmek yerine; zihinsel, duygusal ve fiziksel bir bütün olarak geliştirmeyi ön gören bir yaklaşımdır. Amaç öğrencinin öğrendiği ile ne yapabileceğini bilmesini, yeni bilgiler ile hayatını birleştirmesini sağlayabilmektir.

Bu yeni yaklaşım, öğrenciyi edilgen, sorgulamadan, öğretildiği kadarını bilen, merak etmeyen, araştırmayan, “kendi kendine öğrenmeyi” öğrenemeyen bireyler olmaktan kurtararak, bilim ve teknoloji çağının ihtiyaçlarına cevap verecek bir metot sunacaktır.

ANALİTİK ve BÜTÜNSEL DÜŞÜNME MODELİNİN BİR KARMASI OLAN :

Önerim 7 basamaklı bir modeli kapsamaktadır

📷

ANALİTİK ve BÜTÜNSEL DÜŞÜNME MODELİNİN BİR KARMASI OLAN :

Önerim 7 basamaklı bir modeli kapsamaktadır

📷

ÇÖZÜMSEL ÖĞRENME

1.DOĞAÇLAMA HİKAYE ANLATIMI: Sözlü olarak anlatılan (bir kitaptan okunmayan) hikayeler doğal olarak çocukların hayal gücünü yakalar. Yaratıcı bir hikaye, kavramları hayata geçirir. Hikayelerle yeni kavramlar tanıtılır. Matematik, Fen, Sosyal Bilgiler, Coğrafya ve neredeyse tüm branşlarda, çocukları kültürel miraslarına bağlamanın bir yolu olan hikayeler aracılığıyla sunulmaktadır.

2. SANAT:Sanat çocukları elleriyle ve kalpleriyle öğrenme sürecine dahil eder. Bilgi verilirken el ve ruh bütünlüğü sağlanır. Örnekler arasında bir hikayenin dramatize edilmesi, bilim için bitki boyama, matematiği öğrenmek için ritimleri alkışlama ve yorgan desenleri aracılığıyla kesirler hakkında öğrenme yer alır.

3.DENEYİM: Çocuklar deneyim ve keşif yoluyla öğrenirler. İlk yıllarda, Fen ve Matematik müfredatlarının çoğu sınıf dışında öğretilir ve bu da uygulamalı, deneyimsel öğrenmeye katkıda bulunur. Örneğin; veri yönetimi, bitki türleri veya böcek popülasyonları hakkında veri toplanarak öğretilir. İkinci kademede, öğrenciler soyut kavramları gerçek yaşam, öğrenme aktiviteleri yoluyla öğrenirler - 5. sınıf öğrencilerinin sınıfta bir mini parlamento oluşturması gibi.

4.ARAŞTIRMA/SORGULAMA: Öğrenciler keşif yapmaya yönlendirir, öğretmen açık uçlu sorularla teşvik ederken öğrenciler keşifler ve tahminler yapar. Örneğin, öğretmen öğrencilere bitkilerin nerede büyümeyi sevdiklerini gözlemlemelerini söyler..

5.ÖĞRETMEN LİDERLİĞİ: Yeni kavram ve teknikleri öğrenirken öğretmenlerin etkinlik yürütmeleri önemlidir. Öğretmenlerin aktivitelere öncülük etmeleri önemlidir. Öğrenciler Matematik, Fen, Dil, Çizim, Müzik vb branşlardaki öğrenci ve öğretmen liderliğindeki faaliyetler arasında bir denge kurulmalıdır.

6. İŞBİRLİĞİ: Sorgulama ve probleme dayalı modelde, çocuklar problemler karşısında beraber çalışmaya teşvik edilirler. Öğrenciler ya küçük gruplar halinde öğrenciler tarafından başlatılan ya da öğretmen tarafından verilen görevler üzerinde çalışırlar. Anaokulu keşif programı, öğrencilerin işbirliği içinde çalışması için bir temel oluşturmaya yardımcı olur.

7.PROJE TABANLI: Küçük ölçekli, proje tabanlı öğrenme anaokulunda başlar. Örneğin, öğrenciler bir yağmurlama sisteminin sanatsal bir ortamda nasıl çalıştığını belgeleyerek matematik ve bilimi keşfederler. 3. sınıfa göre sınıf projeleri daha büyük ölçekte, örneğin öğrenciler sürdürülebilir bir konut tasarlar ve inşa ederler. Projeler, bir dizi kavram ve beceriyi gerçek bir öğrenme etkinliğinde bir araya getirmeye yardımcı olur.

Bu 7 aşamalı yöntem,aktif öğrenme, çocukların kararlara katılımı, öğrenci-öğretmen arasında informal ilişki, el becerilerinin gelişimi, yaratıcı gelişim, bireysel çalışma, örnekle öğrenme, bilimsel düşünceyi vurgulama, kendi kendine öğrenme, öz disiplini geliştirmeyi amaçlamaktadır. Akıl ve ruhun bir arada çalışmasını, bilgiyi bireyselleştirerek, çocuğun kendisine mal etmesini, içselleştirmesini sağlayacak çağdaş bir yaklaşım sunmaktadır

UFUK SOLMAZLAR

2020-01-20